İpek Böceği

İPEK BÖCEĞİ “Lan! Defolun gidin burdan!” diye bağırdı Cadaloz Güllü, “Başlarım şimdi sizin ipeğinize de böceğinize de…Kafam şişti kafaaamm!” Kankardeşim Salih, kardeşi Kıvırcık Hanifi, Malak Macit ve ben, mahallelinin “Cadaloz” lakabını takmış olduğu Güllü Nene’nin evinin tam karşısındaki dut ağacına çıkmış, ipek böceklerimiz için dut yaprağı kopartıyorduk. “Ne baarıyon bee!” dedi Salih, “Bizi bakkala yollayıp […]

Aç Tavuk

Neredeyse fısıltı denilebilecek kadar kısık bir sesle ve yere bakarak; – Lütfiye, diye kısa bir cevap verdi, kendisine adını soran patronun karısına ve uzanıp dallardaki taze fasulyeleri toplamaya devam etti. Civardaki sera üreticileri arasında en büyüklerden birisi olarak adı geçen patronu Şefik bey üç adam boyu yükseklikteki plastik seralarda sırıklara ve tavana bağlı iplere sarılmış, […]

Fa Diyez

FA diyez Sol eli ile hem kemanı hem de yayı kavramış vaziyette, sigaradan sararmış seyrek dişlerini sergileyen bir sırıtma ile masama doğru yaklaştı, boştaki sağ elini göğsünün üstüne koyup yarım bir reverans ile “İyi akşamlar abi, müsaaden varsa oturabilir miyiz?” dedi. Üç gün orada kalmamı gerektiren bir iş gezisi için İstanbul’a gitmiş, Sultanahmet’teki bir butik […]

Büyük İkramiye

BÜYÜK İKRAMİYE Çalıştığı taksi durağı Antalya Kaleiçi’ne inen yolun başında, kartpostallarda Antalya’nın simgesi olarak yer alan meşhur Yivli Minarenin yakınındaydı. Duraktaki iş bekleme sırasında kaç saattir hala dördüncü sıradaydı, yani kendisine sıra gelmesine daha epeyce zaman var demekti bu. Biraz kestirse miydi acaba? 2018 yılına gireli henüz altı saat kadar olmuştu. Bütün gece uyumayıp çalışmasına […]

Kocamış Kurtlar

KOCAMIŞ KURTLAR Geçen yaz bir gün akşama doğru, Akdeniz sıcağının sahile veda etmekte olduğu saatlerde, Kızkalesi’ne yakın bir yerdeki yazlık evde gazetleri su gibi içip, çözülmedik bulmaca kalmadığından emin olduktan sonra yapacak iş bulamamış, kıyıda yürüyüşe çıkmıştım. Güneş etkisini yitirmeye başlamış olsa da, hem güneş geçmesin hem de kelleşen tepemi kapatsın diye, kafama bir şapka, […]

ATATÜRK ve BABAM

ATATÜRK VE BABAM Yıl 1952. Adana’da ilkokula başladığım yıl. Okul açılalı henüz iki ay kadar olmuştu ki bir gün öğretmenimiz ertesi sabah 10 Kasım olduğunu, ilk derse girmeyeceğimizi ve bahçede sıra olmamız gerektiğini söyledi bize. Ertesi sabah okula gidince derse girmeyecek olmak birçoğumuzun hoşuna gitmiş, bahçede koşup oynamaya başlamıştık. Sonradan öğreneceğim tabirle “ilk dersi kaynatıyorduk”. […]

Nisan Bir

NİSAN BİR Naylon poşetin henüz literatürümüze girmediği çocukluk yıllarımda çarşı pazardan ve bakkaldan alınanlar mallar ya boş çimento torbalarından yapılan torba kağıtları ile ya da pamuk ipliği ile örülen pazar fileleri ile taşınırdı evlere. Birkaç kullanımdan sonra beyaz çamaşırlarla beraber kaynatılarak yıkanan pazar fileleri, ara sıra yapılan tamirlerin de desteği ile, uzun yıllar kullanılır, yıpranıp […]

Kürdilihicazkar Duygular

KÜRDİLİHİCAZKAR DUYGULAR Ben bir kürdilihicazkar gününde sevdim seni Yarı bulutlu yarı güneşli, yarı ilkbahar, yarı güzün Yarısı coşku dolu, yarısındaysa hüzün… İşte öyle bir kürdilihicazkar gününde sevdim seni Fa ve sol notaları ile başlatmıştı güne yükselen güneş Tıpkı Kemençeci Vasilaki’nin peşrevi gibi… Taşarken kemandan sevinçle karışık melankolik ezgiler Toplamaya çalışıyorlardı taşan notaları yere düşmeden Kanunla […]

Golf Kitabı

GOLF KİTABI “Sabah kalkar kalkmaz yürüyüş yapmak faydadan çok zarar getirir, vücudun ısındıktan sonra, hatta tercihen öğlenden sonra yürüyüş yap” diyen bir doktor arkadaşımın tavsiyesine uymuş, Adana’nın güneşli bir Şubat günü öğlenden sonra bulvar kenarındaki geniş kaldırımda yürüyordum. Sol ayakkabımın bağının çözülmüş olduğunu fark ettim, yol kenarındaki beton çiçekliğe ayağımı dayadım, çözülmüş ipi bağlamaya koyuldum. […]